Reflüye bağlı yemek borusu kanseri riskini azaltan önlemler
Süreğen reflüde oluşan Barrett ösofagus içerdiği hücresel değişim nedeni ile yemek borusu kanseri riski taşıyor. Barrett'e bağlı yemek borusu kanseri her yıl ABD'de 10 bin insanı etkiliyor ve en hızlı artış gösteren kanser türü. Alınabilecek bazı önlemler bu riski azaltabiliyor.
'Seattle Barrett Ösofagus Programı' araştırmacıları, erken tanı ve sağaltım ile kanser sonrası 5 yıllık hayatta kalma süresini yüzde 15'ten yüzde 80'lere çıkarabileceğini gösterdiler. Alınabilecek bazı önlemler ise kanser riskini belirgin şekilde azaltabiliyor.
Aspirin kullanımı
2007 yılında PLOS Medicine dergisinde yayınlanan makalede Aspirin, İbufen ve diğer bazı NSAİD (steroid olmayan yangı baskılayıcılar) ilaç kullanımının Barrett zemininde gelişen kanser riskini azaltabileceği gösterildi. 10 yıllık izlemlerde NSAİD ilaç kullanan kişilerde kanser gelişiminin yüzde 30'larda kaldığı, ilaç kullanmayan kişilerde ise yüzde 79'a kadar çıkabilidiği bildirildi.
Sigara ve bel bölgesi yağların azaltılması
Araştırmacılar Barrett'li 400 hastada yaptıkları izlemlerde sigara içmenin kanser riskini 2 kat artırdığını gösterdiler. Bu artışın hem sigara dumanının kanserojen etkisinden hem de yemek borusu alt büzücü kasını gevşeterek reflüyü artırmasına bağlıyorlar. Aynı zamanda kanser riskini artırdığı bilinen vucüt yağ miktarında da asıl önemli olan bölgenin bel yağları olduğu saptanmış. Bu risk artışının net nedeni bilinmemekle birlikte yağlı dokunun yangısal süreci tetikleme ve karın içi basıncı artırma etkisi ile reflüyü artırdığına inanılıyor.
Kolesterol düşürücü ilaçlar
400 barrett hastasında yapılan araştırmada kolesterol düşürücü ilaç kullanan kişilerde kanser riskinin yüzde 32 azaldığı saptanmış. Displazi adı verilen ve kanser riskinin daha da arttığı grupta ise bu risk azalması yüzde 59'a ulaşıyor. Kolesterol düşürücü haplarla birlikte yangı baskılayıcı (NSAİD) kullanan hastalarda ise risk azalmasının yüzde 81'e ulaştığı bildiriliyor.